vārdnīca ķīniešu - turku

中文, 汉语, 漢語 - Türkçe

知识 Turku:

1. bilgi bilgi


Özellikli bilgi istiyorum.
Nazlı sorunu çözmek için önceden sahip olduğu bilgiyi kullandı.
Dünyayı değiştiren iletişimdir, bilgi değil.
Perry ondan değerli bilgi aldı.
Gençlik ve cinsiyetiyle ilgili bilgi işine karşı bir ön yargıya sebep olmasın diye Bayan Cockburn adını gizledi.
Bana bir parça bilgi getirdi.